Nam:
Bedensel gelisme hocam. Kucuk, findik kadar bir kadin. 4 yasinda bir kizi var. Haftada iki sabah bana geliyor , uc sabah bir arkadasima gidiyor. Bizden sonra yakindaki bir salonda aorebik ogretiyor. Yoga yapmiyor ama pilates oneriyor. Kirmizi et hic yemez. Tavuk da yemez. Bana protein yememi , yumurta beyazindan omlet yapmami oneriyor. Peynir, yogurt fazla yagli oldugu icin yemiyor. ‘peki, sen ne yiyorsun protein olarak’ dedigimde bakliyat ve tofu yedigini soyluyor. Oglen kuru fasulye yiyebilirmiyim ben? Sabah yumurta beyazindan yagsiz omlet? Zeytin yagini pek bilmiyor, salataya (salata degil sadece marul yapragi- Ah Zafer'in salatalari!) na soya sosu koyuyor ve kucuk fasulye filizi. Taze kucucuk fasulyeler daha yeni cimlenmeye baslayinca marul yapraklarinin ustune sacarsaniz hafif findik fistik tadinda, lezzetli bir aliskanlik yapiyor. Ben yine de zeytinyagi, kucuk limon ve tuz ekliyorum. ( bunu ona soylemedim daha).
Arabasi var. ben soforun kullandigi kocaman 7 kisilik arabada bile yuregim agzimda dolasirken o cesur kadin fitir fitir oralara buralara gidiyor. Kucuk kizini yuvaya birakip bana geliyor, benden derse. Kucuk kiz sabah 6 da kalkiyormus, oda et yemezmis, pasta kek borek gibi seylerde. Ciklet vermemis daha kizina. Nam’im esi de ayni yolda. Oda erkekler icin fitness ogretmeni. Kisa boylu bodur ve yapili bir adam. Cok koyu kahverengi sihaya calan gozleri var. Konusurken ici guluyor.
Sabah 8.15 de kapiyi calar. Eline torbasi icinde iskence aletleri. Bu gun TRX diye bir sey, kapiya takiyoruz, yamac parasutu gibi, surf yaparmis gibi posiyonlarda iteliyip cekistiriyorum aliskin olmayan bedenimi. Sonra salonu uzun adimlarla arsinliyorum, yerlerde bir o ayagimi bir bu bacagimi kaldirip indiriyorum. Arada konusuyoruz. Eger konusabilirsem verdigi hareket cok zor degil diye ya sayisini ya da gucunu artiriyor. ‘Pembe oldunuz simdi’. Gulumsuyor. Demek ki zor hareket bu. O bana Hint Ingilizcesi ben ona Ingiliz Ingilizcesi konusuyorum. Alnina kirmizi nokta koymuyor, Ben sorunca da kikirdiyor, ‘annem kiziyor koymadigim icin’ diyor. ‘Sadece sari giydigimde, ve dugunlerde takiyorum’.‘ Bati giysileri ile yakismiyor’, Sacinin ayrik yerine de (vermilion) kirmizi toz surmuyor. Leke yapiyor-mus. Ben asi gencligin bir parcasiyim’ diye ekliyor evli, bir cocuklu 32 yasindaki Hintli beden egitimi hocam. Bakiyorum ona, icinde ne asi firtinalar kopuyorsa hic haberim yok, pantolon giymek, bindi takmamak, araba kullanmak, kendi sectigi kocasinin ailesi ile yasamamaya direnmek, kizini yuvaya gondermek ve sadece bir hizmetcisinin olmasi asilik. Teninin guneste koyulasmasindan ve ellerine ayaklarina kina yakmaktan hoslanmiyor. Sadece ozel gunler icin yapilmasi gerektigine inaniyor.
Iki gun sonar gorusmek uzere ayriliyoruz, bir saat onunla gecirdikten sonar butun gun oram buram agriyor.
ACE:
Cenc bir oglan. 23 yasinda kuzeyde oturur. Motorskileti ile gelir, kaskini kapinin yanina koyar. Kahverenginin en guzel tonu yapili bedeni ve kocaman gulumsemesi ile salona girer. Kulakliginda Hint pop muzigi vizildar. Goz bebekleri ve gozunun rengi ayni. Kapkara. Ilk once neden rahatsiz oldugumu anlamamistim. Karanlik kuyulara bakmak gibi bir sey onunla goz goze gelmek. Bembeyaz disleri ile benim can cekismelerime gulumsuyor. Power Yoga kim ben kim. Gerinen kopek yerine oturan kopek hareketi daha uygun benim icin. Ailesi ile oturuyor, kendinden kucuk oglan kardesi var daha okuyor. Babasi calismiyor ve ailesine bu genc adam bakiyor. Kiz arkadasin var mi sorunu sormadim daha. 54 yasindaki kadin niye ilgilensin genc oglanlarin sevgilileri ile?
Cay icmez, sadece su icer, su sisesini agzina degdirmeden, yere dokmeden buyuk bir ustalikla likir, likir doker bogazina.
Ona hayranim, yillarca yoga yapmaktan her hareketi agir ve olculu, elleri buyuk ve her an bir yoga posisyonu gosterir gibi duruyor. Ben daha bilegimi oniki defa saat yonunde donduremezken o ‘gunesi selamlama’ hareket butununu hemencik yapiyor. Ben ona yetisemiyorum, sakin sakin ellerini ayaklarini yere koyup, oturup kalkiyor ben oflayip pufluyorum.
NEETA:
Temizlikci hanim. Bir yudum sey. Kitty nin kuculen pantolonlari ona buyuk geliyor. 4 yasinda Krish adinda ates parcasi bir oglu var. Kucuk bir yerde oturmalilar, bir gun oglancik buraya geldiginde evi bastan basa kosmustu. Kitty nin ‘angry bird’ oyuncagi ile oynamasina ses cikarmadim, oda kirdi ve bize soylemedi. Neeta ablasi ile birlikte gelir. Ablasi bordo sari giyer, Netaa salvar Kamez ( pantolon tunik). Ablasi hic ingilizce konusmaz, mutfagin ortasina bagdas kurar oturur, bulasik makinesi oyle bosaltir. Bana hep kikirdar. Beni sevip sevmedigini bilmiyorum, biraz garip geldigimin farkindayim. Nasil oturduguma, cay bardagini nasil tuttuguma, ayakkabilarima , utuledikleri gomleklere bir baska bakar. Neeta pitir pitir yerleri siler, utu yapar. Komur utusune alistigi icin utuyu bastira bastira kendini yorar. Yeni aliskanlik ogrenmek ne kadar zor. Kac kere boyle yap dedigsemde yine yorularak utu yapar. Ben pazardan adini bile bilmedigim sebzeler aliyorum, o bana pisiriyor. Adini soyluyor ,bende internetten bakiyorum. Pisirdigi yemekler kimyon, zerdecal , aci biber ve toz kisnis agirlikli. Sogani kavur, bu baharati koy, ne sebzesi varsa onu da ekle, dogranmis domates koy , kavur ve pissin. Ama nedense her yemek ayri bir lezzette, ayri bir cok acilikta. Bana Hint ekmegi pisirmesini ogretti. Kucuk oklavayi cevirirken onun hamuru yuvarlar aciliyor, benimki ecis bucus. Ekmek yapmak ciddi bir istir, hic gulmuyoruz benim yaptiklarima.
Gecen gun ona top kek yapmayi ogrettim, ablasi ile geldiler, herseyi yutarak ogrendiler. ‘Bunlari yap, satarsin’ dedim, cok memnun kaldi, ucarak yaptigimiz kekleri ogluna goturdu. Keklere Krish kek adini verdik. Tarifini oyle yazdim. keklerden birinin ustune 'Nutelle' surdum, ve boylece kucuk oglan erimis cukulata tadi ile tanisti, masumiyet bozuldu.